Kahramanmaraş merkezli depremlerde zarar gören Adıyaman’daki 323 yıllık Mor Petrus ve Mor Pavlus Kilisesi’nin rahibi, tarihinde iki kez afete maruz kalan ibadethanede yeniden cemaatiyle bir araya geleceği günleri bekliyor.
Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli 6 Şubat 2023’te meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerde Adıyaman’da 1701 yılında inşa edilen Süryani kilisesi Mor Petrus ve Mor Pavlus da ağır hasar aldı.
Yaklaşık 150 yıl önce yaşanan sarsıntıda yıkılmasının ardından küçültülerek yeniden ayağa kaldırılan ancak “asrın felaketi”nde ikinci kez aynı kaderi yaşayan kilisede, Vakıflar Genel Müdürlüğünce onarım çalışmaları yürütülüyor.
Adıyaman ve Çevre İller Metropoliti Mor Grigoriyos Melki Ürek, AA muhabirine, 23 yıldır rahip ve metropolit olarak hizmet verdiği kiliseye çevre illerdeki Süryaniler ile bölgedeki Hristiyanların geldiğini anlattı.
Ürek, yaklaşık 150 yıl önce yaşanan depremde yıkıldıktan sonra küçültülüp tekrar inşa edilen ibadethanenin, Kahramanmaraş merkezli depremde aynı kaderi yeniden yaşadığını dile getirdi.
“Bu ağır şarta tahammül etmeyi ancak yaşayanlar bilir”
Afet gecesi sarsıntı bittikten sonra tarihi yapının yanındaki lojmanından çıkabildiğini aktaran Ürek, “Kilisenin üstündeki beton tek parça olduğu için deprem sırasında kızak gibi binanın üzerinden hareket etti. Kilisenin dört duvarını yukarıdan aşağı doğru tamamen çatlatarak birbirinden ayırdı. Kilise şu an güçlü demirlerle askı üzerinde duruyor.” diye konuştu.
Ürek, kilisenin bu durumuna alışamadığını ve bunun kendisi için çok ağır olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Bu ağır şarta tahammül etmeyi ancak yaşayanlar bilir. Çok zor. Yine de iki şey var, biri Allah’ın isteği neyse o olacaktır. Buna her zaman hem boyun eğeriz hem de saygıyla kabul ederiz. Diğeri ise deprem de doğanın bir olayıdır. Bu olayı da kabul etmek zorundayız.”
İbadetlerini geçici süreyle salonda yapıyorlar
Kiliseye gelen aileler için yapılan ruhani hizmetlerin aksamaması gerektiğini dile getiren Ürek, ibadethanenin onarımının mümkün olan en kısa zamanda bitirilmesini yetkililerden talep ettiklerini söyledi.
Ürek, kilisede ibadet atmosferinin bulunması gerektiğine işaret ederek, “Şartlar bize bunu başka bir yerde de yapmak zorunluluğu gerektiriyor. Kilisenin yanında ufak salonumuzu değerlendiriyoruz. Salonun ufaklığına bakmıyoruz, yüreğin büyüklüğüne bakıyoruz. Öyle ki ibadetlerimiz ve hizmetimiz gerçekleşsin.” diye konuştu.
Kilisede uzun yıllar hizmet ettiğini de vurgulayan Ürek, “Hiç şüphe yok ki, kendimi bu kiliseye adadım. Bütün dualarımızın, ibadetlerimizin burada olmasını bekliyoruz.” dedi.
Ürek, gücünün el verdiği yaşa kadar kilisede hizmet etmeye devam edeceğini sözlerine ekledi.